Skip links

Seçilen Büyükşehir Belediyeleri Kahramanmaraş ve Tekirdağ’da İki Kentsel Dönüşüm Alanı İçin Gelişme Potansiyelinin Teknik İncelemesi, Türkiye

Konum: Kahramanmaraş ve Tekirdağ, Türkiye

Başlangıç ve Tamamlanma Tarihi: Ekim 2021 – Kasım 2022

Müşteriler: Dünya Bankası

Proje Tanımı:

Son on yılda, Türkiye’de şehirlerin doğal afetlere ve iklim değişikliğine karşı dayanıklılığını artırmak için çeşitli yasal ve idari tedbirler kabul edilmiştir. Bu bağlamda, Doğal Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun (6306 sayılı Kanun), dayanıklılığı kentsel planlama ve yönetime entegre etmek ve konut dahil olmak üzere hayati altyapı ve binaların dayanıklılığını artırmak için sistematik bir strateji fırsatı sunmaktadır. Bu girişimlere rağmen Türkiye mali engellerle karşılaşmaya devam etmektedir. Hükümetin Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nın uygulanmasını desteklemek için IBRD’den finansman talebine cevaben Dünya Bankası şu anda kentsel dayanıklılık konusunda teknik destek ve rehberlik sağlamakta ve Kentsel Dönüşüm Programını geliştirmek ve ilerletmek için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile yakın bir şekilde çalışmaktadır. Türkiye’de Kentsel Dayanıklılık Projesinin hazırlanmasını desteklemek için Kentsel, DRM ve Arazi ekibi, hükümetin gelişmiş bir UT programını uygulama çabalarına yardımcı olmak amacıyla Kentsel Dayanıklılık Programından (CRP) kaynakları harekete geçirmiştir.

Bu projenin ana bileşenleri aşağıdaki gibidir:

  • Tekirdağ ve Kahramanmaraş’ın Kentsel Dönüşüm Alanlarındaki Gelişme Potansiyelinin İncelenmesi.
  • Gerekli İklim ve Afet Dirençli Altyapılar için Maliyet Tahmini
  • Kalkınma Senaryoları için Potansiyel Uygulama Stratejilerinin Gözden Geçirilmesi

Bu nedenle, çalışmanın ana hedefleri şunlardır:

  • Seçilen UT alanlarında özel ve kamu sektörlerinin ilgilenebileceği ve belirlenen/öncelikli iklim ve afet risklerini azaltabilecek potansiyel yatırımların modellenmesi (hassas topluluklara vurgu yapılarak);
  • UT alanlarına özel yatırım çekme potansiyelinin değerlendirilmesi;
  • Potansiyel kalkınma senaryolarının ve PPP düzenlemelerinin pro-forma finansal analizinin yapılması

İlk aşamada, Kahramanmaraş ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyelerinde yatırım ortamını etkileyen faktörleri değerlendirmek için makroekonomik bir analiz yapılmıştır. Bir önceki bölümdeki veriler kullanılarak, UT alanlarının büyüme potansiyeli değerlendirilmiştir. Kahramanmaraş ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyeleri için üst düzey politikalara ve beklenen büyüme oranlarına dayalı olarak üç kalkınma senaryosu oluşturulmuştur: “temel senaryo”, “yavaş büyüme senaryosu” ve “hızlı büyüme senaryosu”. Bu senaryolar, gelir elde etme potansiyeli olan alanları belirlemek için seçilen UT alanlarına uygulanmıştır. Daha sonra, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’ndeki bina ve hizmet fiyatlarına ilişkin mevcut verilere dayanarak potansiyel gelirin bir ön tahmini yapılmıştır. Son olarak, önümüzdeki 15 yıl için hızlı büyüme tercih edilen senaryo olsa da, çeşitli faktörlerin gerçekçi senaryolar üzerindeki belirsizliğe katkıda bulunduğunu keşfettik. Bu nedenle, tek alternatif hem uzun vadeli hem de geniş çapta uygulanabilir stratejiler aramaktı. Bu rapor, aşağıdaki çıktılar için temel teşkil etmiştir: “İklim ve afetlere dirençli altyapının ön maliyet analizi” ve “kalkınma senaryoları için potansiyel uygulama stratejilerinin gözden geçirilmesi.” Nihai amaç, Dünya Bankası’nı dayanıklılıkla ilgili altyapının finansmanı için özel sektörle potansiyel ortaklık fırsatları konusunda bilgilendirmekti.

İkinci aşamanın amacı, kentsel dönüşüm (UT) alanlarında önerilen altyapının maliyetini tahmin etmektir. Bu amaca ulaşmak için bu aşama, seçilen UT alanında uygulanması gereken dirençli altyapının incelenmesiyle başlamıştır. Bunu takiben, gerekli altyapıların dayanıklılık açısından önem derecesini belirlemek için bir araç olarak “duyarlılık analizi” uygulanmıştır. Bu, aşağıdaki gibi üç adımda gerçekleştirilmiştir:

  • Altyapının tehlikelere/risklere karşı duyarlılığının analizi
  • Gerekli altyapının duyarlılığı azaltmadaki öneminin değerlendirilmesi
  • Altyapının kalkınma potansiyelini desteklemedeki rolünün değerlendirilmesi

Sonuç olarak, iki spesifik UT alanı için on beş yıllık bir yol haritası oluşturulmuştur. Son olarak, bu dönemde, gerekli altyapının uygulanmasına ilişkin bir maliyet tahmini yapılmıştır. İlk çıktıya benzer şekilde, bu bölüm üçüncü aşamanın temelini oluşturmuştur: “Kalkınma senaryoları için potansiyel uygulama stratejilerinin gözden geçirilmesi.”  Nihai amaç, Dünya Bankası’nı dayanıklılık altyapısının finansmanı için özel sektörle potansiyel etkileşim fırsatları konusunda bilgilendirmekti.

Kamu-Özel Sektör Ortaklıkları (KÖO) temel olarak kamu ve özel sektörün yatırımların maliyet ve risklerini paylaşmasını içerir. Sonuç olarak, ideal KÖİ düzenlemesini bulmak, her bir tarafın güçlü ve eksik yönlerinin farkında olmayı gerektirir. Bu doğrultuda, çeşitli KÖİ planları arasında Kahramanmaraş ve Tekirdağ bağlamında Tasarla, Yap, Finanse Et ve İşlet (DBFO), Yap, İşlet ve Devret (BOT) ve Yap, Kirala ve Devret (BLT) modelleri tercih edilmiştir. İlk iki modelin yanı sıra İşletme Hakkı Devri (İHD) ve Yap ve İşlet (Yİ), Türkiye’de en sık görülen ve yasal olarak kurulmuş KÖİ düzenlemeleridir. Bu nedenle, altyapı projelerinin çoğu için bu modeller önerilmiştir. Ayrıca, potansiyel geliştiriciler/yatırımcılar için altyapı yatırımlarının maliyetlerini ve/veya risklerini telafi etmek üzere geliştirme hakları ve projeler şeklinde çeşitli teşvikler önerilmiştir. Bu teşvikler daha sonra uygulanabilir yatırım paketleri oluşturmak üzere altyapı projelerine tahsis edilmiştir.

İster kamu, ister özel, ister karma olsun, tüm hizmet sunum mekanizmalarının riske karşı savunmasız olduğunu vurgulamak hayati önem taşıyordu. KÖİ modelleri arasındaki en önemli fark, etkinliklerinin önemli bir kısmının riskin etkili bir şekilde belirlenmesi, fiyatlandırılması ve kamudan özel sektöre aktarılmasından kaynaklanmasıdır. Devletin bu riskleri uygun şekilde tanımlamaması, değerlendirmemesi ve dengelememesi, potansiyel özel yatırımcıları katılımdan caydırabilir.

Finansman sorumluluklarının ve risklerin kamu ve özel sektör arasında nasıl paylaşıldığına bağlı olarak, UT alanlarındaki altyapı projeleri aşağıdaki gibi dört senaryoya ayrılmıştır:

Senaryo 1: Tamamen özel sektör tarafından finanse edilen, Senaryo 2: Kısmen finanse edilen, devlet teşvikleriyle (İndirimler, Politika Teşvikleri vb. kullanılarak) bankaya yatırılabilen, Senaryo 3: Kısmen finanse edilen, bankaya yatırılamayan ve finansmanda devletin öncü rolünü gerektiren ve Senaryo 4: Özel sektörün rolünün olmadığı veya sınırlı olduğu.

Son olarak, kurumsal yapının etkinliğini artırmak için finansal modele dayalı bir dizi öneri sunulmuştur. Bu amaca ulaşmak için, Türkiye’deki KÖİ projelerinin kurumsal bağlamı gözden geçirilmiş, ardından mevcut organizasyonel prosedür ve yasal ortam analiz edilmiştir. Bu nedenle, UT alanlarında kamu ortaklıklarının güçlendirilmesi için bazı temel öneriler sunulmuştur.

Attention | This website uses cookies to improve your web experience.
Home
Account
Cart
Search